Açıklanan asgari ücretin piyasalara anında zam olarak yansıdığına dikkat çeken Baydar, “İşçi kardeşlerimizin parası cebine girmeden eridi. Bugün marketteki etiketlere bakın, 15 gün sonra tekrar bakın. Yılbaşında bir daha bakın. Bu tabloyu görmek için ekonomist olmaya gerek yok” dedi.

Yaşanan fiyat artışlarının temel sebebinin denetimsizlik olduğunu vurgulayan Baydar, “Denetim olmadığı için yüzde 27’lik ücret artışı piyasada yüzde 50–55 zam olarak geri dönüyor. Ben bu işten ne anladım? Vatandaş maaşını şubat ayında alacak ama zamlar bugünden yapılıyor” ifadelerini kullandı.

Baydar, iktidarın halktan koptuğunu savunarak, “Bakanlar da milletvekilleri de bu tabloyu görüyor. Ancak kendileri birden fazla maaş alırken, asgari ücretle geçinmeye çalışan işçiyi düşünmüyorlar. Halk sadece seçim zamanı hatırlanıyor, bu büyük bir yanlıştır” diye konuştu.

2025 yılının Türkiye açısından çok ağır bir yıl olduğunu belirten Baydar, hafızalarda kalan en çarpıcı olaylardan birinin Bolu’daki otel yangını olduğunu hatırlattı. “78 vatandaşımızı kaybettik. Ama bu büyük facianın ardından ne gerçek bir sorumluluk alındı ne de ciddi bir istifa gördük. 2025, ihmalin ve hesap verilmeyen acıların yılı olarak hafızalara kazındı” dedi.

Hem ekonomik hem de sosyal açıdan toplumun derin bir güvensizlik yaşadığını ifade eden Baydar, “Geçim sıkıntısı, denetimsizlik, güvenlik zaafları ve ihmaller üst üste geldi. Vatandaş artık taşıyamayacağı bir yükün altında bırakıldı” değerlendirmesinde bulundu.

2026 yılına dair temennilerini de paylaşan Baydar, “Tüm hemşehrilerimizin yeni yılını kutluyorum. Sağlık, huzur ve adalet dolu bir yıl diliyorum. Ancak bu temennilerin gerçekleşmesi için yanlış politikalardan vazgeçilmesi şarttır” dedi.

Anahtar Parti olarak hem Şanlıurfa’da hem Türkiye genelinde halkın sesi olmaya devam edeceklerini vurgulayan Baydar, “Bu ülkenin insanı açlıkla, ihmalle ve denetimsizlikle sınanmamalıdır” diyerek açıklamasını tamamladı.